Türkiye’de Tarihi Yeniden Yazan Arkeolojik Keşifler

Türkiye’nin orta ve batı bölgelerinde yürütülen arkeolojik kazılar, Anadolu’nun kadim medeniyetlerine dair bilinenleri değiştirecek nitelikte yeni bulguları gün yüzüne çıkarıyor. Kayseri’deki Kültepe’de ilk kez anıtsal yapıların yanında özel konutlara rastlanırken, Manisa’daki Sardes antik kentinde ise Lidya Krallığı’na ait 2.800 yıllık bir sarayın kalıntıları keşfedildi. Bu keşifler, Anadolu’nun binlerce yıllık şehirleşme ve sosyal yaşam tarihine yeni bir pencere açıyor.

Kültepe’de Sarayların Gölgesinde Sıradan Yaşamın İzleri

Orta Anadolu’da, 6.000 yıllık geçmişiyle bilinen ve Anadolu’nun yazılı tarihinin başlangıç noktası olarak kabul edilen Kültepe Kaniş-Karum arkeolojik alanında, on yıllardır süren çalışmalarda ilk kez ana höyük üzerinde özel konutlar bulundu. Şimdiye dek sadece anıtsal saraylar, tapınaklar ve idari binalarla anılan bölgede ortaya çıkarılan bu evler, Kültepe’deki sosyal yapıya dair varsayımları değiştiriyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin destekleriyle Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu başkanlığında yürütülen ve Türkiye’nin en uzun soluklu arkeolojik projelerinden biri olan kazılar, Asur Ticaret Kolonileri Dönemi ve öncesindeki yaşamı anlamaya odaklanıyor. Bu yılki çalışmalar, Asurlu tüccarların gelişinden yüzyıllar öncesine, yaklaşık 4.700 yıl öncesine tarihlenen evleri ortaya çıkardı. Prof. Kulakoğlu, Kültepe’nin yalnızca Asurlular zamanında değil, 6.000 yıl öncesinden beri önemli bir merkez olduğunu ve anıtsal yapıların defalarca yıkılıp yeniden inşa edildiğini belirtti. Bu yeni keşfedilen evlerin, saray gibi büyük komplekslerde çalışan insanların yaşadığı yerler olduğunu ve bu konutlarda bulunan özgün seramik ve mimari unsurların, yerleşimin diğer bölgelerinden farklılık gösterdiğini ekledi. Bu bulgu, höyüğün zirvesinin sadece yönetici ve elit sınıfa ait olduğu yönündeki eski kanıyı da çürütmüş oldu.

Batı Anadolu’da 2.800 Yıllık Lidya Sarayı Gün Yüzüne Çıkarıldı

Batı Türkiye’de ise arkeologlar, Manisa’nın Salihli ilçesinde bulunan ve bir zamanlar Lidya Krallığı’nın başkenti olan UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Sardes antik kentinde, M.Ö. 8. yüzyıla tarihlenen bir Lidya sarayının kalıntılarını keşfetti. Tarihte devlet garantisi altında paranın ilk basıldığı yer olarak bilinen Sardes’teki bu keşif, Lidyalıların şehirleşme tarihini daha da eskiye götürüyor.

Wisconsin Üniversitesi’nden Nicholas Cahill başkanlığında yürütülen kazılarda ortaya çıkarılan saray, Pers, Helenistik, Roma ve Bizans katmanlarının yaklaşık sekiz metre altında bulundu. Yapının 1,5 ila 2 metre kalınlığındaki taş duvarlarının yüksekliğinin 6 metreyi aştığı gözlemlendi. Cahill, bulguların Lidyalıların daha önce sanıldığı gibi M.Ö. 7. yüzyılda değil, 8. yüzyılda zaten anıtsal bir şehir kurduğunu kanıtladığını ifade etti. “Bu durum, Lidyalıların bir Yunan medeniyeti değil, yüzünü doğuya dönmüş bir Anadolu medeniyeti olduğunu gösteriyor” dedi.

Saray kalıntılarının yanı sıra yaklaşık 30 adet bronz ok ucu, insan iskeleti parçaları ve M.Ö. 6. yüzyılın başlarına tarihlenen, dünyanın bilinen en eski sikkelerinden dokuz adet gümüş sikke gibi önemli eserler de bulundu. Bu yılki kazı çalışmalarının tamamlandığını belirten yetkililer, gelecek sezon çalışmalara devam edileceğini bildirdi.

Related Posts