Almanya’nın Schwäbische Alb bölgesi ve Tübingen kentinden altı kadın, “Help4StreetDogs” adlı gönüllü girişimle Türkiye’nin Adana kentinde sokak köpekleri ve kedileri için büyük bir özveriyle çalışıyor. Her gün hiç durmadan emek veriyor, hayvanların yaşam koşullarını iyileştirmek için mücadele ediyorlar.
WIR im Ländle adlı derneğin basın açıklamasına göre, Mia Fröhlich, Josi Geisler, Helen Schick, Andrea Rehfuß, Petra Nann ve Jessi Baurschafter adlı altı kadın, 2021 yılından bu yana Adana’daki yerel bir ekip ile yakın iş birliği içinde çalışıyor. Yaralı hayvanlara tıbbi müdahale sağlıyor, güvenli barınaklar inşa ediyor ve sürdürülebilir hayvan hakları savunusu için yoğun çaba harcıyorlar. Bugün itibarıyla iki ayrı barınakta 110’dan fazla köpeğe yeni bir yuva sunulmuş durumda. Tüm bu çalışmalar, Almanya’dan gelen bağışlar, bireysel girişimler ve büyük bir gönül bağı sayesinde mümkün olabiliyor.
Gönüllüler, yıl içinde birkaç kez Adana’ya bizzat giderek yerel ekiplerle birlikte sahada çalışıyor. Eşit düzeyde kurulan bu ilişki, projeye duyulan saygı ve iş birliğinin temelini oluşturuyor. Ancak son dönemde durum giderek zorlaşıyor. Açıklamada belirtilene göre, Türkiye’de bazı yerel makamlar giderek daha sık sokak hayvanlarının sistematik olarak itlaf edilmesini emrediyor. “Help4StreetDogs” ekibi ise bu şiddet politikalarına karşı barışçıl ve uzun vadeli bir çözüm sunuyor: kısırlaştırma. “Acıyı ancak bu yolla kalıcı olarak azaltabiliriz – şiddete başvurmadan,” diyerek bu yöntemin önemini vurguluyorlar. Gelen bağışların büyük bir kısmı bu kısırlaştırma kampanyalarına yönlendiriliyor.
Kuruculardan Mia Fröhlich, yapılan çalışmaların duygusal olarak oldukça yoğun olduğunu belirtiyor: “Bir kez oraya gidip bu manzarayı gördüğünüzde artık görmezden gelemezsiniz.” Kendisi de Adana’dan bir köpek sahiplenmiş durumda.
Projeye olan ilgi her geçen gün artıyor. Hatta Baden-Württemberg eyaletinden siyasetçi Guido Wolf da gönüllülere eşlik etti. “Bu, benim için gerçek bir hayvan koruma örneğidir,” diyor Wolf. Onun ziyareti, bu gönüllü çabanın sınırları aşan bir etki yarattığını gözler önüne seriyor.